29 Mayıs 2013 Çarşamba

Yeşil ,yemyeşil...

  Uzunca bir süredir ders çalışıyor olduğum için bişeyler yazma fırsatını bulamadım maalesef.
Ne giydim yazısı yazamıyorum çünkü sabahları tam anlamıyla kendimi yataktan atıp gittim sınavlara :)
 İki hafta olan final takviminde benim ilk iki gün 4 tane sınavım olması ve ilk gün 3 sınava girmiş olmam tamamiyle dengemi bozdu.. En son bilgisayarımın ekranına konan sineği mouse ile öldürmeye çalıştım siz düşünün :)

 Twitter'da çığ gibi büyüyen Taksim gezi parkı olayını bilmeyen kalmamıştır sanırım. Arsızca koskoca ağaçları bir avm yapmak için kesmelerini asla kabul edemiyorum. Nasıl gelişicez ? Bu ülke avmler sayesinde mi büyücek?
Çok enteresan dönemlerden geçiyoruz yine. Koskoca ağaçları kesmek ne demektir ya! New york'ta koskoca central park var sözde İstanbul'a da yapılıcaktı ama biz olan ağacımıza sahip çıkamıyoruz..

 Ben Eskişehirliyim ve küçük şehrin düzenini,caddelerini,sokaklarnı,köprülerini,parklarını seviyorum. Bozkırın ortasında yemyeşil bir yer Eskişehir yazları caddelerde palmiye ağaçları olur kısın zarar görmesinler diye o ağaçları seraya götürürler.Sokaklarda parklarda sokak hayvanları için belediye mama kapları koyar. Tüm sokak hayvanları evcil hayvan gibi bakımlıdır,aşıları tamdır.Geleceğe yatırım avm ile değil yeşil ile olur.Ve Eskişehir gururla söylüyorum koskoca bir bozkır iken şimdi yemyeşil bir şehir.
 Bakınız aşağıda ki fotoğraflar daha ne yeşil parklar,bahçeler var darısı İstanbul'un başına diyorum. O mis gibi boğaza,o köklü tarihe en yakışır olan yeşil olucaktır.

24 Mayıs 2013 Cuma

Blog satışı vol:1

  Merhaba arkadaşlar bir arkadaşımın ingiltere'den gelirken getirdiği çok sevdiğim topshop eteğimi satmak zorundayım maalesef. Beden 36-38 beden giyenlere gayet rahat olur. Aslında tam bu yazaa uygun penye bir kalem etek fakat benim erkek arkadaşım biraz kıskançlık yaptığı için giyemiyorum :(
  Etek daha bugün elime geçti bir kere denemek için giydim,hiç bir yerinde sorun yok,etiketi üstünde 22 pound yani 6o tl civarinda ben etek için 45 tl istiyorum.İletişim için sen.minel.sen@gmail.com hesabından bana mail atıp sorularınız varsa sorabilirsiniz.



Sevgiler

23 Mayıs 2013 Perşembe

makyaj aşkı??





  Okul telaşı pazartesi günü olan finallere kadar biraz hafifledi bu aralar,bende bunun şımarıklığıyla kendimi internet alemine kaptırdım baya. Bilmiyorum sizin böyle bir hastalığınız var mı ama ben youtube da video izlemeye başlayınca kendimi kaybedip saatlerimi harcıyorum. Bazen çok gülüyorum,bazen çok şaşırıyorum. Bugün de youtube da bir şekilde makyaj videolarına kadar geldim. Ama şimdi bahsediceğim arkadaş gibi arkadaş değil kardeş diyelim biz ona böylesine rastgelmemiştim hiç.
  Bahsediceğim kız şuan sadece 12 yaşında olmasına rağmen makyajı olmadan video da görüntü vermeyen onlarca ruju,rimeli,allığı olan ufacık bir kız.Ben daha 12 yaşındayken bisiklete binip,parkta oyun oynayıp,sokakta top oynuyordum. Ne ara değişti bu kadar çocuk olmak. Mutlaka benim gibi orda burda koşan,düşen,futbol oynayan çocukluk geçirin vs demiyorum tabi ki yani asıl amacım bu kardeşimizi de yargılamak değil.
  Sonuç olarak bana çok enteresan geldi kendisi aslında miniminicik çok sevimli bir kız kendisi ve bu işi özenerek yaptığı her halinden çok belli. Kendisini merak ettiyseniz,izlemek isterseniz tıktık
  Ama bu konuda sizin yorumlarınız neler benle paylaşırsanız çok sevinirim.

Sevgiler

21 Mayıs 2013 Salı

Rengarenk ayaklar!

  Bugünün yazısı ucuzluk üzerine olsun :) Hiç bir zaman çok pahalı şeyler satın almıyorum çünkü alamıyorum ama indirim zamanları ve outlet mağzalar çok sevdiğim markaları alınabilir kılıyor sağ olsunlar :)
  Şimdi ki ayakkabılarım çok çok uygun fiyata aldığım ve çok severek giydiğim ayakkabılarım arasında hem de yazın ruhuna çok uygun rengarenk!
  Sarı ve mint rengi olan ayakkabılar defacto'dan geçen yıl almıştım 10-15 tl arası bir fiyatta alındılar,çok rahatlar ve koku falanda yapmıyorlar defalarca makinaya atıp yıkadm herhangi bir deformasyon da olmadı.
  Önde ki sandaletler de geçen yıl alındı onları da Flo'dan almıştım,10-15 tl gibi bir fiyatı vardı.Neon renklere sahip olması ayrıca bir kaç renk içermesi,şeker gibi bir pembesi olmasını da çok seviyorum. Pek sandalet insanı olmasam da yazın pek ayağımdan çıkarmıyorum bu şekerleri :)
  Sizin de böyle ucuz,rahat ve gerçekten sağlam cicileriniz var mı?
Sevgiler

20 Mayıs 2013 Pazartesi

Özledim..



  Özledim seni Ankara yollarında yürümeyi  gözlerim dolu dolu Anıtkabir'e gitmeyi,Tunalı da dolaşmayı,Kuğulu parkta çay içmeyi,Güvenpark'ta otobüs beklemeyi öyle 5-10 dkka değil bildiğin 30-40 dkka hem de. Sakarya da çiçek almayı,Hosta da döner yemeyi,Cihan kebabın enfes yemeklerini,Ankamall'e gitmeyi,Kocatepe'nin ışıklarına bakmayı,AOÇ de kokoreç yemeği, Leman da oturup içmeyi,metroya binmeyi,k.esat dolmuşçularının drift yapmasını :)
  Hızlı trenle Eskişehir'e gitmeyi,porsukta gondola binmeyi,doktorlarda alışverişi,adalarda kahve keyfini,donasa gidip tıka basa dürüm yemeği,sıcak yaz günlerinde kentpark'ta serin yürüyüşler yapmayı,sazova parkında gezintileri,222 de eğlenmeyi..
 Sevgili yanına yapılan gizli İstanbul kaçamaklarını,vapura binmeyi,kadıköyde yürümeyi,taksim de içmeyi sonra kızılkayalarda ıslak hamburgerin dibine vurmayı çok özledim.
 Aslında ben Türkiye'yi çok özledim :)

nesillerin tükenmesine siz de izin vermeyin


 Twitter da gördüğüm ve hemen katıldığım yeni bir toplumsal hareketten bahsetmek istiyorum size arkadaşlar   lütfen siz de harekete geçin ve sadece formu doldurun kutup ayılarının yaşadığı bölgeyi kurtaralım. Bunun için yalnızca 1milyon kahraman aranıyor. Şu anda 550 civarında bir katılım var siz de hemen katılmak isterseniz bu adresi hemen tıklayın  http://1milyonkahraman.org
 Petrol şirketlerinin eriyen kutuplardan petrol çıkarma savaşına da bir dur deyin,kutup ayılarına yaşama fırsatı verin. Murat Boz ve Greenpeace Türkiye'nin bu hareketini sizde destekleyin ve elinizden geldiğince çok insana duyurun lütfen .Nesiller tükendikçe sıra bize de geliyor lütfen farkında olalım ve artık bir şeyler yapalım.

Sevgiler.

Okula sitem,tatile özlem


 Bu yazı trajik bir gencin öyküsünü içermekte bu satırlarda yazdığım hiç bir şeyden sorumlu değilim şimdiden belirtiyim.
 Camdan bakınca denizi,sörf yapan insanları görüyorum hatta bazı kendini bilmezler jet-ski bile yapıyorlar. Ama ben sıcağın ortasında bilgisayar başında 2 günde bir damacana su içerek ödev,tez,quiz,final çemberi arasında ordan oraya savruluyorum.Bilincim yerinde mi hayır değil! Ayağımı daha suya bile sokamadım bu gidişlede uzun bir süre daha ciğerci kedisi gibi anca balkondan bakıcam. Şimdi hiç bir derdi olmadan plajların keyfini çıkaranlar hepinize gıcık oluyorum :)
 Dört yıl hiç bişey yaptırmayan hocalar bu sene arap atı misali son düzlükte açıldılar. İstekleri hiç bitmiyor. Bu kadar çalışıyorum ama mezun da olamıcam yanarım yanarım ona yanarım.
 Geçen yıl delirip okuldan kaçan prof. sağolsun yaktı hepimizi bölümün yarısı sürünüyoruz,okula dilekçe yazdık ama kabul etmediler tabi ki! Onlarda son kez bize geçirme hevesinde.
 Burdan gençlere söylüyorum sakın özelde okumayın kardeşlerim,arkadaşlarım. İliğinizi kemiğinizi kurutuyorlar valla hem maddi hem manevi. Bu yazıyı okuyup da kıbrısta baba parasıyla okuyosunuz yeeeaa diyenlerin ağzına da kürekle vurmak istiyorum.O kadar kolaysa gel sen oku paşa çocuğu!
 Ohh böyle yazınca biraz hafifledim valla,şimdi ben yine 100 yıllık ekonomik gösterge arıyım bana kolay gelsin :)
Sevgiler

19 Mayıs 2013 Pazar

Hangi sneaker ?




  Bu yazımda ayaklarımızın vazgeçemediği sneakerlardan bahsetmek istedim. Piyasa da bir çok marka var alabildiğimiz,alamadığımız bir de ağzımızın suyu aka aka hayalini kurduklarımız :)
  Ben ayakkabı konusunda baya tutumluyumdur bir ayakkabıyı en az 5 sene giyerim,boşuna memur kızıyım demiyorum :) 
 Benim bu zamana kadar tercih ettiğim markalar converse,superga,nıke,lacoste,rebook belki atladığım markalar da vardır ama çoğunluk olarak tercihlerim bu yönde oldu.
 Şimdi hangi ayakkabının artısı-eksisi ne olmuş ona geçelim. Tabii bunlar benim tecrübelerim bu notu da düşmekte fayda.
 Tüm orta okul-lise hayatım boyunca ayağımdan çıkmayan converslerin pabucu supergalar çıkınca dama atıldı üniversite de :) İyi mi oldu derseniz bence süper oldu çünkü conversler daha çabuk deforme oluyordu benim ayağımda( her iki marka ayakkabıyı'da bir güzel makinada yıkıyorum bu arada) bir de supergalar fiyat bakımından daha ekonomik bence. Nedeni de bir çok indirim döneminde converslerin beyaz,lacivert,kemik vs olan renkleri hiç bir şekilde indirime girmezken supergaların her rengi indirime eşit şekilde giriyor bu da güzel bir avantaj.
 Rebook da ise hiç olumsuz yorum yapamıcağım açıkcası easy tone sen nasıl bir ayakkabısın öyle ayağımda yok gibisin yolda değilde pamukların üstünde yürüyorum resmen,eskidikçe alınmalı benim için aşk yaşıyorum kendisiyle.
 Lacoste mis gibi kokar lacoste mağzaları ben hiç çıkmak istemem,tabi etiketlere bakmadığım sürece :) Satış görevlisinin muhteşem pazarlama numaralarını yutup altı pespembe şeker gibi bir lacoste ayakkabı aldım kışın tabi ayakkabının taban rengi de beni büyük ölçüde satın almaya itti. Napıyım ben pembe seviyorum :) Ayakkabıya gelicek olursak beğendim mi eh işte,rahat mıydı idare eder,makinada yıkadım mı,hayır hala giyebiliyor muyum hayır. Çünkü ayakkabı resmen parçalandı tek tesellim sağlam bir indirimle almıştım ayakkabıyı :)
 Nıke ise yine orta okul-lise dönemlerinde giydiğim ve hala sapasağlam duran ayakkabılarım arasında bir daha nıke alır mıyım, eğer fazla param olur süper indirim de bir airmax görürsem neden olmasın :)
Sevgiler

18 Mayıs 2013 Cumartesi

yine çekiliş :)

yeni çekiliş varsa bende hemen şansımı denerim yeni çekilişimiz http://aylininkozmetikgunlugu.blogspot.com/2013/05/bir-suru-hediye-sizi-bekliyor bence hemen katılın birbirinden şahane hediyeler var çünkü :)

17 Mayıs 2013 Cuma

Yeni keşif Suluboyadesign

  Daha önce instagram da keşfettiğim bir butikle ilgili yazı yazmış hatta sipariş vermiştim ama kktc'ye kargo gelmesi baya bir uzun sürdüğünden maalesef kargom elime ulaşmadı daha.Bu gün yeni bir tasarım butik daha keşfettim ve sizinle paylaşmak istedim. Eminim benden önce haberdar olan bir çok kişi vardır.Bu yazı onlara hatırlatma bilmeyenlere de tavsiye yazısı olsun. Elimden geldiğince bu tür yazılar yazmaya çalışıcam ki bu tarz alışverişlerde bize yol göstersin.

 Bugün ki tasarım butiğimiz SULUBOYADESIGN. Sahibesi Derya Mamatlıoğlu güzel sanatlar eğitimi almış ve uzun yıllar tekstil sektöründe moda tasarımcılığı yapmış,birikimleri sonucu da Suluboyadesign ortaya çıkmış.


 Suluboyadesign, özel kumaş boyaları ile trendlerden mümkün olduğunca uzak kalmaya çalışarak kendi tarzını oluşturmuş,her bir ürünün tek ve el boyaması olması da en önemli özellikleri arasında. İstediğiniz takdir de hazır koleksyonlarının yanı sıra kişiye özel temalarla da çalışmaları en güzel yönlerinden biri  bence.


                 http://suluboyadesign.com

 Ayrıca İstanbul da olanlar ya da yolu İstanbula düşenler için Galata'daki SNTRL Dükkan ve Bendis Butikte ürünleri satın alabiliceğiniz yerler arasında.
 Derya hanıma ilgisinden dolayı ve bu yazıyı yazmama müsade ettiği için çok teşekkür ediyorum,en kısa zamanda bende yaratıcılığımı kullanıp güzel bir suluboyadesigne sahip olmayı planlyorum. Bence sizde geç kalmadan size özel t-shirtlere sahip olun hadi tıktık :)
Sevgiler

15 Mayıs 2013 Çarşamba

korkular,korkular,korkular

  Benim bu bloğu açmamın tek sebebi bana günlük olsun istememdi. Bu bloğa makyaj,moda vs bloğu diye isim veremem. Benim canım ne istiyorsa onu yazdığım bir yer burası. Bu günün konusu asılan mezuniyet listeleri başlayan korkular, alt fonda ruh halimde ki karışıklığı özetleyen şarkı için tıktık!
  Asılan listede adımın olmasının bana hissettirdikleri bir yana canımı yakması diğer bir yana. Bu gün böyle sallantı da bir gün benim için. Hiç gitmek istememenizin ağır bastığı dönemler olmadı mı sizin için? Ben şu an öyle bir dönemdeyim işte. Gitmek istemiyorum. Herkesin nefret ettiği kıbrısı çok seviyorum,aşık olduğum adamı bırakmak,5 senedir yalnız yaşamanın verdiği rahatlıktan ve keyiften uzaklaşmak istemiyorum. Sabah balkona çıktığımda sağa bakınca deniz sola bakınca mis gibi portakal bahçesi ve orman manzarasını bırakmak istemiyorum,kendi düzenimden vazgeçmek.. O kadar zor geliyor ki ailemle tekrar yaşamayı düşünmek bana. Hem artık istediğim zaman sevgilimle aynı yatakta uyanamıcam,acaba iş bulabilecek miyim ya da istediğim işi yapabilicek miyim? Ailem istanbula gidip iş aramam için bana zaman vericek mi? Her hafta sonu kıbrıs kaçamakları yapabilicek miyim? Ben bir daha bu kadar yıldızı gök yüzünde görebilicek miyim?
Ya sevgilimin kokusunu unutursam ya da o benim kokumu unutursa.. Kardeşimle aynı oda da nasıl kalırım?
O kadar çok soru var ki kafam da sabaha kadar içip içip sarhoş olup denize atladığımız günleri özlicem,gecenin bir yarısı sahilde sohbetlerimizi,masa muhabbetlerimizi,pikniklerimizi,karaoke partilerimizi,Mert'in tüm gece levent yüksel şarkıları söyleyip gitar çaldığı geceleri...

Siz hala doğa için çalı dinlemediniz mi?


doğa için çal 1
doğa için çal 2
doğa için çal 3
doğa için çal 4
doğa için çal 5

14 Mayıs 2013 Salı

ürün incelemesi vol:1

  Benim yaptığım ürün incelemeleri profesyonel anlamda değil kullandığım ve memnun olup olmadığım ürünler hakkında öncelikle bunu belirtmek istiyorum.
  Şimdi gelelim ürünümüze: sebamed dudak koruyucu

Bu dudak koruyucuyu,normalde watsons magic lip balm kullanıyorum bittiği için ve aldığım yedek lip balmlarımı arkadaşlarıma kaptırınca burada bir eczaneden sebamed lip balm aldım. Daha önce sebamed ürünleri kullandığım ve memnun kaldığım için hiç düşünmeden aldım bu ürünü. Spf 25 olması ve indirimden 8 tl gibi bir fiyata almış olmam da başka ürünlere yönelmemi engelledi. Ürünle ilgili söyliceklerim

  • renksiz ve spf 25 olması benim için iyi bir özellik oldu
  • kokusu bana fazla baskın ve rahatsız edici geldi
  • nemlendirmesinden çok memnun kalmadım
Çok uzun süre kullanmadım çünkü kokusu ve tadı beni aşırı derece de rahatsız etti. Bir daha alacağımı düşünmüyorum.

ne giydim vol:2

  Bahar şenlikleri dolayısıyla hareketsiz hayatımıza hareket geldi bu aralar tabi bu şenliklerin benim için son bahar şenlikleri olması biraz içimi burkmuyor değil. 
 Kıyafetlere geçicek olursak:


























 













Atlet: Paul Mark
Kot gömlek: Stradivarius
Yelek: Doğa Butik
Pantolon: Pazar
Ayakkabı: Superga























 Gömleğin yaka kısmında ki detay içinde bu fotoğrafı ekledim.Yanıma çanta almadım telefonum ve kartımı yeleğimin cebine koydum.Zaten o kalabalıkta bir de çanta taşımak benim için zor olurdu.



12 Mayıs 2013 Pazar



  Yok arkadaş yok benim bu ara benim online alışverişten yüzü gülmeyecek heralde. Günlerdir siparişimin kargoya verilmesini bekliyorum yok perşembe yollayacağım dedi,perşembe olmadı cuma dedi cuma olmadı pazartesi dedi şimdi de en erken salı yollarım diyor.  Bir de üstüne üstlük 25 tl'lik şey zaten aldığınız normalde ben toptan satış yapıyorum demez mi! Madem öyle başta aklın neredeydi söyleseydin ya ben sadece toptan satış yapıyorum diye. Sırf siparişi benim isteğim üzerine getirdiği için iptal etmedim. Üstüne üstlük her mesajımı kibarca sorular sorarak yazdım kaba bir tavır sergilesem tepkisine de hak vereceğim,neymiş efendim herkese vakit ayırsa kendine ayıracak zamanı kalmazmış. Madem sistematik bir şekilde iş yapamıyorsun o zaman boyundan büyük işlere de kalkışmayacaksın!
Hayatımda en çok kızdığım şey bu sanırım,yaptığı işi yarım yamalak yapan insanlardan hoşlanmıyorum.
Gidip kendime kurşun falan döktüreyim bari bu ne kısmetsizliktir böyle

Ne giydim vol:1


  Bugün erkek arkadaşımla pazar kahvaltısına gittik (kahvaltı dediysem öyle sabah saatlerinde değil öğlen 12 de)
  Bende ne giydim yazısı yazıyım istedim,bakalım siz de beğenicek misiniz
Jean: mavi boyfriend (rengi daha koyuydu ama ben çamaşır suyuyla açtım)
Atlet: paul mark(kimlik mağazalarından alıyorum ben)
Gömlek: mudo
Ayakkabı: superga


sevgiler


Seni çok özledim anne!


  Tüm annelerin en güzel günü anneler gününü en içten dilekerimle kutluyorum. Buradan kendi anneme de beni bunca zaman hiç kırmadığı için,en yakın arkadaşım olduğu için, bana hep güvendiği ve desteklediği için sonsuz teşekkürler.
  Seni çok seviyorum anne,çok özledim..

11 Mayıs 2013 Cumartesi

Bazen tembellikte güzeldir:)




  Bu sabah erkenden başlayan telefon trafiğiyle uyanmış olmam,havanın kapalı ve rüzgarlı olması,tüm gün evde oturup bilgisayar başında farklı bloglarda deli gibi gezmemi sağladı.
  Aslında iş görüşmeleri için gelen telefonlar heyecan verici olsa da tam final haftasına denk gelen görüşmeler yüzünden Türkiye'ye gidemeyecek olmam canımı sıksada başvurularıma olumlu mailler ve telefonlar almam hoşuma gitmedi değil :)
  Arka fonda sürekli çalan şarkıyı manidar bulmak yerine eğlenceli bulduğumdan günün şarkısı olarak ilan ettim.Dinlemek için tıktık!
  Bugünün konsepti kalk bir an önce evi temizle Minel,duş al,akşam maç var hazırlannn!! olsa da ben hale koca bir şişe artık vazgeçemediğim,bana yeşil çayı sevdiren yeşil çayım (tıktık) cam kenarında deniz manzaram ve orman manzaram arasında miskinlik yapıyorum.
  Şimdi böyle yazınca çokta kötü bir cumartesi değil gibi duruyor :) Herkese mutlu hafta sonları, sevgiler

10 Mayıs 2013 Cuma

3 NESİL TEK ÇANTA

Ben öyle çok fazla vintage merakı olan biri değilim. Ama vintage kokusu,üzerinde yaşanmışlık olan izler her zaman hoşuma gitmiştir.
Dolabımın en değerli parçasını tanıştırıcam şimdi sizlerle bu çanta anneannemin gençlik yıllarında kullandığı sonra bir şekilde teyzem eline geçirmeden annemin dolaptan kaptığı ve bir kaç yıl önce de annemin bana verdiği yılların kokusunu barındıran çanta.
Arkası:
 Önü:



 Resimleri döndüremediğim için böyle yan kaldılar bu yüzden özür dilerim.Sizin de böyle manevi değeri büyük gerçek vintage eşyalarınız var mı?


Sevgiler


9 Mayıs 2013 Perşembe

limango rezaleti!



 O kadar internetten alışveriş yaptım daybuyday,morhipo çoğunlukla olmak üzere diğer sitelerden de ve gerçekten bu adını yazdığım iki sitenin müşteri hizmetleri o kadar iyi,saygılı ve sizinle birebir iletişim kuruyor ki hayran olmamak elde değil.
  Böyle güzel deneyimlerle ilk defa limango'dan 17 nisan tarihinde superga kampanyasından bir ayakkabı satın aldım. Kıbrısta okuduğum için önce Türkiye adresime ordan da annem aracılığı ile kargonun bana ulaşması 7 mayısta oldu. Fakat kutuyu açıp ayakkabıyı incelediğimde resmen ayakkabı ben sahteyim diye bağırıyordu. Yan taraftaki etiketleri dikişli değil yapıştırma,normalde kalıbı büyük olan supergalar(ben normalde 37 giyiyorum ama superga da 36 alıyorum) resmen ayağımı sıkıyordu. En önemlisi de her ayakkabıda olan dil altında ki etiket bu ayakkabının tekinde var diğerinde yoktu ve orjinal ayakkabılarımla uzaktan yakından benzerlik taşımıyordu.
 Bunun üzerine limongo'yla mail yoluyla iletişime geçtim ve ürünün sahte olduğunu,yurt dışında yaşadığımı ayrıca ürünün sahte olması benden kaynaklanan bir problem olmadığı için kargo parasını karşılamayı kabul etmediğimi yazdım ama cevap olarak otomatik bir mail aldım.Tekrar bir mail attım ve 2 gündür mailime cevap alamadım. O yüzden tüm sinirimle olanları burda paylaşmak istedim.
 Daha önce yaptığım online alışverişler de hiç böyle bir ilgisizlik ve duyarsızlıkla karşılaşmadım. İnternette yaptığım araştırmalarda da (maalesef geç yapılan bir araştırma) limango'dan alışveriş yapıp orjinal olmayan ürünler satıldığıyla ve müşteri hizmetlerinin duyarsızlığıyla ilgili bir çok şikayet okudum.
 Bu yazıyı yazarken koskoca kurumsal bir firmanın duyarsızlığı ve yolladığı ürünlerin kontrolünün yapmadığıyla ilgili şikayetimi dile getiriyorum. Limango!da satılan herşey sahtedir tarzı bir fikri kimseye aşılamaya çalışmıyorum şirket karalama kampanyası yapmıyorum. Sadece dikkate alınmak istiyorum. Sonuç olarak tüketici hakları ve tüketici memnuyeti diye bir şey var.
 Umarım benimle güzel bir şekilde iletişime geçilir ve bende burdan yapılan hatanın düzeltilmesinden dolayı bir teşekkür yazısı yazarım limangoya.

 yeni bir bakimliyimbakimlisinbakimli.blogspot.com çekilişi
***** Kozmedshop.com işbirliği ile 12 kişiye Hediye *****


Merhaba ;

Yeni bir çekilişimiz var.

Bu kez tam 12 kişiye hediye vereceğiz kozmedshop.com işbirliği ile

Ürünler kozmetik, dermokozmetik ve makyaj kategorisinde






Ürünleri incelemek için aşağıdaki linklere tıklamanız yeterli



      Jane Iredale
      Nvey Eco

      Max Factor
      Maybelline
     Dermokil
     Cumlaude Lab
       Organix
    Golden Rose
     Deborah
    Nelly


Read more( Daha fazlası için): http://bakimliyimbakimlisinbakimli.blogspot.com/2013/05/kozmedshopcom-isbirligi-ile-12-kisiye.html#ixzz2Smhs6600
Follow us: @bakimliblog on Twitter | BakimliyimBakimlisinBakimli on Facebook

7 Mayıs 2013 Salı

urban decay benim olmalıı...!!

makeup is rehab: ÇEKİLİŞ YAPIYORUM :):   Yarın 21 Nisan yani benim doğumgünüm :) Bu,benim uzun zamandır yapmak istediğim çekilişe de güzel bir bahane olmuş oldu. 2-3 aydı...

Yine,yeni,yeniden alışveriş...:)


  Merhaba malumunuz twitter,instagram,facebook ve bloglar çıktı internetten alışveriş daha da keyifli hale geldi mesela ben aylardır aradığım bir eteği instagramda satış yapan bir butikte buldum ve fiyatı da inanılmaz ucuz gelince hemen satıcıyla iletişime geçip siparişini verdim. Size kargom gelince fotoğraflar ve ürün kalitesi hakkında detaylı fotoğraflar ve açıklamalar yapıcam. Alışverişin en güzel yanı kapıda ödeme sistemiyle çalışıyor olması ve Türkiye'nin her yerine gönderim yapıyor olmaları.

  Instagram ismi ozbutik ayrıca rahat rahat bilgisayarınızdan bakmak isterseniz de http://statigr.am/ozbutik tıklayarak ürünlerini inceleyebilirsiniz,ayrıca satıcının telefon numarası da adresinde olduğu için kolaylıkla whatsapp'dan iletişim kurabilirsiniz.

  Ayrıca bir kaç tane daha tasarım butik buldum ama maillerime herhangi bir dönüş yapmadıkları için şuan onlarla ilgili bilgi veremiyorum.

 Sizin de böyle güzel ve uygun fiyatlı alışveriş yaptığınız adresleriniz varsa benimle paylaşmanızı bekliyorum.

Sevgiler

5 Mayıs 2013 Pazar

    Bu kez size makyaj fırçalarından bahsetmek istedim aslında çoğu blog yazarının muhteşem kozmetik koleksiyonları var.Benim öyle abartı sayıda kozmetik malzemem olmadığı için o kadar profesyonel yorumlar yazmam zaten mümkün değil,zaten blog yazmaya başlamamda ki amaçta  benle aynı acemiliğe sahip olanlarla beraber kendimi geliştirmekti.

   Uzunca bir girişin ardından gelelim makyaj fırçalarına benim daha önce bir kaç makyaj fırçam olmuştu ama bir kaç yıl önce ecotools fırtınası beni de sardı baktım gratiste de indirim var kaptım hemen kendime göre bir kaç ecotools :) Tabi her kadının hayalini mac fırçalar süsler ama şimdilik bunlar da yeter :)
  İşte benim fırçalarım:


  Sırasıyla pudra,allık ve eyeliner fırçaları maalesef kendi fırçalarımı fotoğraflayamadım çünkü telefonum bozuldu ve şuan oyunlar bölümünde snake olan bir telefon kullanıyorum renkli ekran bile bir lüks benim için :)

  Bu fırçaları ben sürekli yüzüme sürmek istiyorum açıkcası çok yumuşak kıllara sahip yüzümü resmen okşuyor diyebilirim,ben pudra fırçasını kullanıyorum çoğunlukla. Gün içinde bb kremin üstüne transparan pudra uygulamasını bu fırçayla yapıyorum.
  Özel günler dışında ben pek allık kullanan biri olmadığım için allık fırçası için sadece söyleyebileceğim tek şey bence biraz fazla kılları var dikkatli kullanmak gerek heidi gibi yanaklara sahip olmamak için :)
  Son olarak eyeliner fırçası maalesef  ben bu fırçayı denemeler dışında hiç kullanmadım, kullanamadım çünkü bende göz tembelliği var bir taraf muhteşem olurken öbür taraf baya yukarılarda oluyor bir türlü yapamıyorum eyeliner işini.
 Bir de bu fırçaları nasıl temizlediğimden bahsetmek istiyorum. Biliyorsunuz piyasa da bir sürü temizleme ürünleri var fırçalara özel fakat ben fiyatları biraz pahalı olduğundan dolayı ekonomik tercihler yapmak adına bebek şampuanı kullanıyorum bu zamana kadar da fırçaların kıllarında herhangi bir dökülmeyle karşılaşmadım. Önemli olan kuruturken fırçaları dik kurutmak bunlar içinde biliyorsunuz aparatlar satılmakta ama ben fırçamı bir güzel yıkadıktan sonra banyo dolabımın kapağının arasına bir güzel sıkıştırıyorum ki kıllarına zarar vermeden kurusunlar bunu yaptığımda fırçaların sap kısmında herhangi bir çizilme vs'de olmadığını dip not olarak belirtiyim.
  Çok uzun bir yazı olduğu için kusura bakmayın ama bir kere de hepsini paylaşmak istedim,sevgiler...

4 Mayıs 2013 Cumartesi


    Bu kez ne kullanıyorum yazısı yazmak yerine neler izledim yazısı yazmayı tercih ettim :)
Ben pek televizyon insanı değilim araya sürekli reklamların girmesi,dizilerimizin sürelerinin uzunluğu beni televizyon izlemekten iyice uzaklaştırıyor.
    Ama internetten dizi takip etmek benim en büyük keyfim hele o dizinin bir kaç sezon bölümü halihazırda varsa gece yatağa yatıp heyecanla diğer bölüme geçmek ve sabah ki derslerin çoğuna geç gitmek de keyfimin bonusları :)

    Neler izledim ve neler izliyorum şöyle bir sıralayalım :

Lost
Prison break
Supernatural
The big bang theory
How ı met your mother
Person of interest
The walking dead
Game of thrones
Dexter
Fringe
Revolution
The mentalist
Breaking bad
Flash forward
Friends
Glee
Chuck

   Ben çok severek izledim-izliyorum bu dizileri,sizin favori dizileriniz hangileri,bana yeni tavsiyleriniz var mı ?

çekiliş var :):):)

Makyaja Yeni Baslayan Kız: İlk Çekiliş Heyecanım!: Yeniden merhaba.. Blog olayına başladığımda kullandığım ürünleri, memnun kaldıklarımı, kalmadıklarımı ve bir kaç makyaj tiyosu paylaşma...

2 Mayıs 2013 Perşembe

Bu yazımda saç sorununu ele almak istedim o kadar çok çektim ki saçlarımdan ve hep bloglarda kendime çözüm aradım.
   Öncelikle belirtmeliyim ki ince telli ve yağlı bir saç tipine sahibim üniversitenin ilk yıllarında inanılmaz bir saç dökülmesi yaşadım evet saçlarım hiç bir zaman çok gür olmamıştı ama olanların çoğunu da kaybetmiştim. Aynaya baktığımda resmen saçlarımı tek tek sayabiliyordum.Sonra markete gittiğimde elime geçen dökülmeye karşı olan şampuanlardan biri olan bioblası aldım ve bir süre sonra saçlarım daha az dökülmeye başladı belki psikolojik olarak dökülüyordu saçlarım ve şampuan bahanem oldu. :)
Şampuanın yanında ufacık bir şişede bir de serum kullanmaya başladım yine aynı markaya ait ve küçük küçük saçlarım çıkmaya başladı ama bunlar tabi ki hemen olmadı 4-5 ay sürdü ilk meyveleri almam.
Sonra ailemin yanında gittiğimde bir doktora gittim ve kan testi yaptırdım demir eksikliğim varmış ve saçlarımın dökülmesinin başlıca nedenlerinden biri de buymuş. Doktorumun bana verdiği ilaçları kullandım 6 ay kadar sonra ara verdim ve belirli aralıklarla hala kullanıp bırakıyorum tabi ki doktor kontrolünde.
 Sonra annemin eczacı arkadaşının tavsiyesiyle şampuanımı değiştirdim ve sarımsaklı şampuan kullanmaya başladım kokusu sarımsaklı mayonez gibiydi ama saçta kalmıyordu en azından her duştan sonra kafamı anneme,erkek arkadaşıma koklattığımda bana böyle söylüyolardı :) Sarımsaklı şampuanın yanında bir de bakım serumu vardı o da bitkisel otların karışımıydı kokusu yine güzeldi diyemem ama benim incecik saçlarım bu şampuanı kullanmaya başladıktan sonra kalınlaştı güçlendi.
  Halen iki şampuanı dönüşümlü kullanıyorum ve çok memnunum bu arada şunu da söylemeliyim ki saçlarım bu şampuanları kullandığım süreler içerisinde daha çabuk uzamaya başladı.Bu yalnızca benim gözlemim değil çoğu zaman şampuanlarımı erkek arkadaşımda kullanır ve onun gerçekten çok zor uzayan saçları vardır ama onun saçlarınında  kısa sürede uzadığını gözlemledik.
  Erkekler çoğu zaman bu tarz şeyleri hep para tuzağı olarak görürler ama benim sabit fikirli erkek arkadaşım bile kullandığı şampuanı değiştirdi :)
 Çok uzun bir yazı oldu son olarak size bahsettiğim ürünlerin birer görselini ekleyip yazımı burda tamamlıyorum.
   Dün yüzüm için kullandığım ürünlerden bahsettim bugün de vücut bakımından bahsetmek istiyorum..
Ben çocukluğumdan beri mutlaka her iki günde bir banyo da kese kullanırım tüm vücudum kızarana kadar keselenirim ne kadar yanlış olsa da sıcak suyla yıkanırım 

Resimde gördüğünüz keselerin mor rengi var bende malesef görsellerde bulamadım o yüzden böyle ekledim kendi keseminde fotoğrafını çekmeyi uygun bulmadım açıkcası görsel nedenlerden dolayı :) Develi keseleri oldukça yumuşak ama ıslandığında biraz sertleşiyor,ben bu halini seviyorum çünkü güzel bir peeling oluyor.

Böyle güzel temizlendikten sonra mis gibi kokmak gerekir tabi ki ben onlarca duş jeli değiştirdim ama uzun zamandır tek tercihim ;


bu duş jelinin öyle güzel ve kalıcı bir lilyum kokusu var ki resmen banyoma siniyor kokusu hem güzel kokup hem insanı rahatsız etmemesi oldukça güzel.

    Cildime asla krem sürmüyorum artık çünkü keselenirken önce vücudumdan kremi arındırmaya çalıştım ve resmen parçaladım kendimi ,gözeneklerimizin ne kadar tıkandığını siz düşünün.Benim nemleniricide ki tek tercihim johnson's baby yağları bittikçe farklı kokulara geçiyorum sadece şimdi ki favorim de bu;

İşte benim klasik bakım ürünlerim bunlar gerçekten çok klasikler ama çoğu zaman en çok işe yarayanlar klasik yöntemlerdir zaten.Peki sizin klasikleşmiş ürünleriniz hangileri?
Sevgiler

1 Mayıs 2013 Çarşamba

Bu yazımda size kullandığım ve memnun olduğum cilt bakım ürünlerden bahsetmek istedim çünkü ben de kendim için bu ürünleri bulurken sevgili blogger arkadaşlarımın tavsiyeleri ve deneme-yanılmalarım sayesinde kavuştum
 Hadi başlayalım..


Yüzümü sabah ve akşam LRP effaclar ile yıkıyorum benim cildim yağlı olduğu için herhangi bir kuruma problemi yaşamıyorum cildimi yıkadıktan sonra da herhangi bir tonik kullanmıyorum çünkü cildimde bıraktığı hissi pek sevmiyorum.Ayrıca sadece bu ürün bana temizlemede yararlı geliyor çünkü rimel dışında herhangi bir makyaj malzemesi kullanmıyorum.

Gündüzleri hem cildime nemlendirici özelliği olan hemde cilt tonumu eşitlediği için daha canlı bir görünüm veren fondetenin zararlarını barındırmayan can kurtarıcı bence en muhteşem ürün bb kremler.Ben tercihimi yine LRP'den yana kullandım ve 3. kutumdayım neden LRP derseniz medium rengi cildime çok güzel uydu ve aynı gramajdaki diğer markalara göre oldukça bütçe dostu ve hergün düzenli kullanmama rağmen bir kutu bana 3 ay dayanıyor yani baya bereketli ve benim ihtiyacımı gidericek şekilde çok yoğun olmayan sivilce lekelerimede çare oldu :)

Gece ve gündüz temizlikten sonra yaş oldu artık 24 göz çevresi kremlerine başlamalı dedim ve şu anda ikinci kutuma başladığım sebamed göz çevresi kremini kullanmaya başladım.İlk kullanmaya başladığımda göz çevremin ne kadar da neme ihtiyacı varmış dememe neden oldu.Bu ürün çok hafif kokusu rahatsız edici değil ve kolay emiliyor.Ben herhangi bir problemle karşılaşmadım ve çizgilerimin düzeldiğini gözlemliyorum.

Yüzümün yağlı olması dudaklarımın kupkuru olmasını engellemiyor malesef ama watsons'ın bu lip balmına bayılıyorum her çantamda var ve kaç tane kullandım hatırlamıyorum.Bembeyaz olması ama dudağa doğal pembe bir renk vermesi adeta bir sihir ayrıca spf 30 barındırıyor olması da ekstra yıldızı haketmiyor değil.

İşte ben bu ürünleri kullanıyorum siz neler kullanıyosunuz ya da bana tavsiye ediceğiniz daha güzel ürünler var mı?
Sevgiler :)

çekilişler yeni şanslar :)

Yelda'nın Kozmetik Günlüğü: Eczaonline.com İşbirliği İle Hediye Çekilişi Düzen...: Merhaba, Daha önce Eczaonline.com sitesinden alışveriş yapmıştım ve çok memnun kalmıştım. Hem çok hızlılar hem de bazı ürünlerde fiyat...

28 Nisan 2013 Pazar


     Ne kadar kozmetikle alakam olmasada neticede kadın olmaktan gelen dürtülerim var ve dün artık yüzümdeki sivilce izlerimden bunaldığım üniversiteden mezun olmama aylar kalmasından dolayı girdiğim bunalım beni kendi deneme yanılma yöntemimle cilt bakımı yapmaya itti :)
    
   
 
     Öncelikle bildiğimiz toz şekerle sivilce olmayan ama bol bolll leke olan cildime fazla bastırmadan bir peeling yaptım neden toz şeker derseniz dahaönce okuduğuma göre toz şeker cildi aydınlatıyorMUŞ ben söyleyenlerin yalancısıyım :)

   Ardından kendime yıkadığım temizlediğim koca bir kase çilekten cildim için bir kaç tane yumuşak olanının aldım rendeledim bir güzel üstüne de biraz limon suyu sıktım başladım yüzüme sürmeye ama o kadar sıvı oldu ki suratımda durmadı her yere damladı bende banyoda elime geçen bebek pudramı bu karışıma bir güzel ekledim sonrada sürdüm yüzüme :)
   Yastığıma havluyu serip (akma ihtimaline karşı) 20 dk yattım sonra yıkadım yüzümü..
   İşe yaradımı derseniz yaradı mı derseniz ben sonuçtan gayet memnunum bu maskeyi haftada bir değil en az 3 yaparım ben burdan size de anlatırım sonuçları..
    sevgiler..


26 Nisan 2013 Cuma




Yaz ayları grip olmakta sınır tanımıyorum her yıl düzenli grip oluyorum tabi ki bu durum biraz polen alerjimle de alakalı diye düşünüyorum :) Hakkımda bölümünde yazdığım üzere ekonomi okuyorum ve son sınıftayım ama yaz okulunda mezun olucam almadığım 2 dersim var maalesef :( Ve okul bittiğinde nerde nasıl iş bulucam hiç bilmiyorum git gide kafam karışıyor dün katıldığım bir seminer SPK sertifakası alıp yatırım şirketlerinde çalışmam konusunda aklımı çeldi aslında,ama bankacılıkta gönülden istediğim bir iş sizin okul durumları ne hallerde ?

24 Nisan 2013 Çarşamba


Öncelikle herkese merhaba,uzaktan uzağa izlediğim blok dünyasına bende bir adım atıyorum.. Burada size pahalı kozmetik ürünlerimden,ünlü tasarımcı kıyafetlerimden bahsetmeyeceğim çünkü herkesin bunları alamadığını biliyorum ve bende alamıyorum:)
 Burada sizle fikir alışverişi yapmak yeri geldiğinde akıl danışmak,yeri geldiğinde fikir vermek için yazıyor olacağım,umarım beni yalnız bırakmazsınız hepinize sevgiler :):)