Gecenin şarkısı

  Bazen sadece camlarını açmak istersin evin..Balkona çıkarsın elinde bir kadeh şarapla.. Denizden esen rüzgar saçlarının arasından evin içine dolarken sende mis gibi iyot kokusunu doldurursun ciğerlerine..

  Belki o zaman arka fonda böyle bir şarkı çalar... Bu böyle..

 Sevgiler

Aknetrent Tedavisinde Kullandığım Destek Bakım Ürünleri

  Merhaba

  Başlıktan da anlıcağınız üzere bu yazımda size aknetrent tedavimde kullandığım bakım ürünlerinden kısaca söz etmek istiyorum.

  Sol baştan sırayla başlayalım;

• Sebamed 45 faktörlü güneş kremi: Bu kremi yalnızca dışarı çıkarken kullanıyorum.Yüzüme sürdüğümde bembeyaz bir iz bırakmıyor,gayet uygun bir fiyata indirimden almıştım.
• Ürederm lipo krem: bu kremi ilk gittiğim doktor yazmıştı. Açıkcası pek kullanmıyorum.Yapısından dolayı bana yeterli gelmiyor.Normal zamanlarda da vücuduma krem sürmediğim için bu krem dolapta öylece duruyor açıkcası.
• La Roche Posay Effaclar H: İlk gittiğim doktorum bana LRP H serisini önermişti sabah akşam kullan demişti.Fakat ben dışarı çıktığım günler akşam yüzümü yıkayacağım zaman bu köpüğü kullanıyorum.Onun dışında kullanmıyorum.
• Baby oil: Bu bebe yağını gratisten almıştım. Diğer bebe yağlarına oranla fiyat-ml oranına göre en uygun fiyatlı olan bu olduğu için bunu aldım. Aknetrent kullanmadan önce de her duş sonrası bebe yağı kullanıyorum.Çünkü yağlı bir yüz-saç ikilisine sahip olsamda kuru bir vücudum var.Bu bebe yağının da performansı ve kokusundan gayet memnunum bittikçe alırım.

En sonda gördüğünüz cam şişedeki karışımı ikinci ay için gittiğimde doktorum saçlarım için yazdı. İçinde badem yağı ve vitaminler var ama maalesef detaylı içeriği hakkında bir bilgim yok.İnce telli ve seyrek saçlarım olduğu için ayıca demir eksikliği tedavisi gördüğüm için saçlarım güçlensin ve canlansın diye kullanıyorum bu yağı. Haftada 2 kez sürüp bir saat sonra yıkıyorum. Kullanmaya başladığımdan beri saçlarım tam anlamıyla ipek gibi oldu.

• Kapağı açık olarak gördüğünüz kutunun içinde doktorumun dudaklarım için yazdığı krem karışımı var.Sanırım tüm doktorlar bu tarz bepanthene,vazalin vs karışımları yazıyor.Ben bu kremden inanılmaz memnunum. İkinci ayım bitti ve herhangi bir dudağımda yara,kanama vs sorunuyla karşılaşmadım. İlk günden beri her gece ve gün içinde ihtiyaç hissettikçe dudaklarıma bol miktarda bu kremden sürüyorum ve çok rahat ediyorum.
• İkinci sıra da yine LRP'nin aknetrent,zoretanin,roaccutane tedavisi sırasında H serisiyle birlikte önerilen dudak ürünü Ceralip ben bu üründen pek memnun kalmadım.Çok kuru olmayan dudaklara sahipseniz belki tercih edebilirsiniz. Yapısı çok koyu olmadığı için bir süre sonra dudağınızdan uçup gidiyor.Ben bu ürünü H serisini alırken hediye olarak almıştım. Para verip alacağım bir ürün değil açıkcası.
• Diğer ürün yine LRP'nin Effaclar H serisi nemlendiricisi ben bu ürünü çok sevdim.Nedeni de su gibi kokusu çok ferah beni rahatsız etmedi.Yüzümde ciddi bir kuruma pul pul dökülme vs hissetmediğim için aslında pek fazla krem sürmüyorum ama bazı geceler yatmadan önce bu kremi sürüyorum ve cildimi hiç rahatsız etmeden çabucak emiliyor ve yapış yapış bir his bırakmıyor.
• Son olarak favori el kremim Arko Nem bu kremleri çok seviyorum ellerimi yumuşacık yapıyor. Klasik yeşil kapaklısı,zeytinyağlı serisi en favori kremlerim.
• Fotoğraflanan ürünler arasında olmayan diğer üründe Loreal triple active göz çevresi kremi bu ürünü pek sevemedim ben. Bundan önce Sebamed göz çevresi kremini kullanıyordum ve ondan daha memnun kalmıştım bittiğinde tekrar ona dönüş yapacağım sanırım ya da uygun fiyatlı başka bir krem denerim.

  İşte benim ek ürünlerim ve fikirlerim böyle umarım size yardımcı olur yazdıklarım. Fikir ve tavsiyelerinizi benimle paylaşırsanız çok mutlu olurum.

  Bir daha ki yazım aknetrentle geçen 2 ay ile ilgili olucak.

  Sevgiler.

Tavsiye..

  Merhaba,

  Ben pek tavsiye yazısı yazmıyorum çünkü kullandığım çok farklı ürünler yok. Şuan ki aknetrent tedavimde yeni ürünler kullanmama biraz engel açıkcası. Herhangi bir rahatsızlık hissettiğim için değil cildimi yormamak ve kendi haline bırakıp düzelmesini beklediğim için herhangi bir ürün kullanmıyorum.

  Her neyse,ben yıllardır dişlerimde oluşan lekelerden şikayetçiyim. Diş yüzeyim fazlasıyla pütürlü ve düzenli diş fırçalasam da maalesef fazla çay sever olduğum için diş lekelerinin bir türlü önüne geçemiyordum. Altı ayda bir hastaneye gidip dişlerimi-diş taşlarımı her ne varsa doktora bir güzel temizletip bir kaç ay rahat ediyordum. Her ne kadar beyazlatıcı vs yazan diş macunları kullansam da kendimi bildim bileli sabah-akşam aksatmadan dişlerimi fırçalasam da eninde sonunda lekeler tekrar o pütürcüklerde oluşuyordu. Bir market alışverişinde düzenli kullandığım diş fırçamdan bulamamıştım. Kıbrıs şartlarında ve sıcakta diğer marketlerinin durumunu da göz önüne alarak Oral B'nin pille çalışan Pulsar modeli diş fırçalarından aldım. Yaklaşık 20 TL civarı bir fiyatı vardı. Kullandıkça memnun kaldım ve bir süre diş fırçamı kullandım. Sonra pili bitti bir sabah bende evdeki pillerden biriyle değiştirdim fakat pil haznesi beni biraz zorladı. Sonra yolum migrosa düştü ve aynı model diş fırçasından tekrar aldım. Bu kez fiyatı 9 TL idi. Kıbrıs şartları bir kez daha güzel bir kazık atmıştı bana :)

  Ben diş fırçamla mutlu mesut geçinip giderken Teknosa'dan 30 TL değerinde hediye çekim varmış ve bu ayın sonuna kadar da kullanmazsam iptal olacakmış. Bende gittim 15 gün önce Teknosa da bir dolaştım ne alsam da o parayı harcasam diye. Sonra şarjlı diş fırçaları gözüme çarptı burda gördüğünüz model tıktık en uygun fiyatlı olan diş fırçasıydı. Bende şansımı denemek adına aldım. Sonuçta memnun kalmayabilirdim ve diğer pahalı modellere bu yüzden para vermek istemedim.

  Daha fazla uzatmadan söylemek gerekirse,dişlerinizde benim gibi çay,kahve vs lekeleriniz oluşuyorsa titreşimli diş fırçalarını kullanarak leke oluşumunu en aza indirgeyebilirsiniz. Ben diş fırçamdan çok memnunum iyi ki 170TL vs vererek diğer fırçalardan almamışım. Mutlaka onlarda iyidir ama benim ihtiyacımı bu fırça karşıladı. Ayrıca hediye çekim sağ olsun ben ekstra 20 TL ödeyerek bu fırçayı satın aldım.

  Son olarak yarın ki doktor randevum sorasında aknetrentle 3. aya başlayacağım. 2. ay yazısı yarın aksam sizlerle her iki konuda da yorumlarınızı ve tavsiyelerinizi benle paylaşırsanız çok sevinirim.

 Sevgiler..

Gecenin şarkısı..

  Boşuna dememiş büyükler ne varsa eskilerde var diye.. Şarkılarda,müziklerde,gruplarda eskilerde daha güzelmiş sanki.. Türkiye de müzik grubu denildiğinde benim aklıma MFÖ ve Yeni Türkü hemen gelir..
  Bu geceye de neşeli,caz esintili bir Yeni Türkü şarkısı seçtim.. Umarım beğenirsiniz.. Umarım geceleriniz ve gündüzleriniz neşe ve keyifle geçer.. 

  Sevgiler.

Gecenin şarkısı..

  Bazen rakı sofralarınıza eşlik eder kanunun eşsiz sesi.. Onu çalan parmaklar da ustaysa eğer teller titredikçe içiniz titrer..
  Bazı sesler de eşsizdir eskimez Gökhan Tepe'de böyle bir ses benim için ama keşke kallavi bir Türk sanat müziği albümü yapsada içimizi daha da titretse..
  

Sevgiler..

2013'ün son şarkısı..

  Her yeni yıl yeni heyecan,yeni umutlar.. Koskaca yılları deviriken ardımızda yıllardır keyifle dinlediğimiz benim çok sevdiğim bir şarkıyla gecenin hatta bu yılın son şarkısını paylaşmak istiyorum sizlerle..

  Şimdiden herkese iyi yıllar diliyorum. Umarım yeni yıl öncelikle adalet,huzur ve güven getirir ülkemize.. 

  Ajda PEKKAN- Düşünme Hiç

 Deniz SİPAHİ tıktık

Gecenin şarkısı..

  Bir klasik gitar,bir piyano arka fonda can alıcı notalarda müziğe eşlik eden bir saksafon benim için müzik böyle bişey..

  Soft bir melodi,puslu bir ses..

  Yaşar, Cezayir Menekşesi..

  Sevgiler..

Gecenin şarkısı..

  An gelir buz gibi hava da şöminenin yanında gökyüzünden düşen kar tanelerini izlerken yudumladığın şaraba eşlik eder şarkılar..

  An gelir yağan yağmurda hayallerinle birlikte pencereden süzülen yağmur damlalarına eşlik eder..

  Bazen haykırırsın, bazen içine kapanırsın gecenin şarkılarıyla.. Bazen de yalnızca bir piyano ve keman sesiyle notaların arasında kaybolmak istersin..

  Bazı şarkılar sözleriyle kendinden geçirir insanı bazı şarkılar müzikleriyle..

Sevgiler..

#aknetrent tedavim 1.ay

  Merhaba, ha başladım ha başlıyorum derken ilk ayı 18 aralıkta bitirmiş bulunmaktayım. Size neler yaşadım neler hissettim yan etkilerle ne derece karşılaştım bunlardan bahsetmek istiyorum.

  Öncelikle tekrar hatırlatmak isterim ki ben ilk ayımı 20 mg aknetrent ve 1 ay boyunca haftada 3 gün 250 mg azitro içerek geçirdim. Hep bir merak ve heyecanla her gün kendimi izledim aslında fotoğrafta çekmiştim ama telefonumda ki bir sorun yüzünden tüm bilgilerim,rehberim,fotoğraflarım silindi. Bu nedenle size before-after yapamıyorum bu ay üzgünüm.

  Farklı tipte 2 ilaç içtiğim için sabahları kahvaltı sonrası antibiyotiğimi akşamları yemek sonrası aknetrenti içtim.

  Bu birinci ay süresince yaklaşık 10-15 adet yeni sivilceye sahip oldum bazıları gerçekten çok büyüktü ama uçları yoktu fakat bir kaç gün içinde yok oldular.Normal zamanlarımdan pek de farklı ani bir sivilce patlaması yaşamadım açıkcası.Herhangi bir kuruma belirtisiyle de karşılaşmadım bu süre içinde sadece her gün yıkamak zorunda kaldığım saçlarımı 3 günde bir yıkar olmuştum. Benim için güzel bir etki olmuştu :) Hafif bir bel-sırt ağrısı yaşadım bu hala devam ediyor. Fakat bu beni gün içinde rahatız eder boyutta değil. İlaca başladığımın 8. gününde çok şiddetli bir baş ağrısı şikayetim oldu. Ama bu baş ağrısı ilacın etkisi mi yoksa benim migren ataklarımdan dolayı mıydı bilemiyorum.Bunun dışında öyle kremler,temizleyiciler vs kullanmadım. Dışarı çıkarsam eğer güneş kremimin üstüne La roche bb krem sürdüm. Bunların dışında da normalde de cilt makyajı yapmadığım için öyle yüzümü temizleyeceğim diye bir uğraş içinde olmadım. Akşamları La roche h serisi köpükle yüzümü yıkadım aynı seriden nemlendiricimi sürdüm.Bunlar dışında hiç bir ürün kullanmadım bu ay. Yalnızca dudaklarım için doktorumun verdiği krem karışımı kullandım çünkü normal zamanlarda da kuru dudaklara sahibim. Ama şu ana kadar dudaklarım da da bir rahatsızlık aşırı kuruma vs yaşamadım.

  İlk ayımı gayet rahat ve olağan zamanlarım da ki gibi geçirdim. Bunun nedeni ilacımın dozunun düşük olması da olabilir tabi ki. Bunun yanı sıra söylemem gerekir ki ben normalde de günde 4 litreden az su içmem,ıvır zıvır yemem,çikolata vs sevmem,çok fazla meyve yerim. Belki bunlar da benim ilk ayımı rahat geçirmemi sağlamıştır.

  İşte benim ilk ayım böyle geçti. Umarım okuyan sizlere bir faydam olmuştur. Ben bu ilaca başlamadan önce okuduğum tüm yazılar kötü senaryolara sahipti. Umulduğu kadar kötü olmadığını ve bazı şeylerin psikolojik olduğunu düşünüyorum.

  Sorularınız olursa yazının altına yorum yazabilir ya da senminelsen@gmail.com adresinden bana mail atabilirsiniz.

  Sevgiler..

#Aknetrent tedavi başlangıcı

  Merhaba,uzun süredir yazmayı bıraktım farkındayım ama bilgisayarımın başına geçecek fırsatım pek olmuyor maalesef.

  Çok fazla uzatmadan size sivilcelerime karşı başlattığım savaştan bahsetmek istiyorum..

  Yıllarca yüzümde hep sivilcelerim vardı özetle söylemek gerekirse yüzümün sivilcesiz halini hiç hatırlamıyorum. Hiç bir zaman büyük can yakan sivilcelere sahip olmadım ama her yeni güne mutlaka yeni bir sivilceyle uyandım. Ben sıktım onlar çıktı 2 yıl önce özel hastanede bir doktora gittim bana pek ilgi göstermeden bir antibiyotik verdi ilaç bitince sivilcelerim de geri geldi tabi.. Bende sonra pek önemsemedim bu durumu. Zaten sivilcelerime takık biri hiç bir zaman olmadım onları büyütüp hiç bir zaman kendi psikolojimi bozmadım.Ama mezun olduktan ve iş aramaya başladıktan sonra gerçekten büyüdüğümün farkına varmış olacağım ki bir karar alıp internette bu ilaçlara (roaccutane,zoratenin,aknetrent vs) karşı yazılan tüm olumsuz yazıların hepsini göze alıp, kendimi ilacın yan etkilerine karşı hazırlayıp düştüm hastane yollarına.

  Ben Eskişehir'de yaşıyorum fakat pek hastaneye gitmeyen biri olduğum ve bu konuda çok bilgili olmadığım için doktor-hastane araştırması yaptım gitmeden önce. Eczacı ve internet tavsiyeleri üzerine Medline hastanesinden randevu aldım. Herkes bana doktorun çok iyi,çok ilgili olduğundan bahsetmişti. Bende bu güvenle gittim hastaneye fakat umduğumu bulamadım bunu da eklemek istiyorum. Yerinden hiç kalmadan bana direk yanında ki ilaç firmasının kağıtlarından uzatıp bu ilacı içiceksin dedi ve reçeteyi yazdı.

  Her neyse ben hiç bir kan tahlili vs yapılmadan sivilce tedavime başlamış oldum. Farklı olarak bana doktorum ilk ay 20 mg zoratenin ve bir ay boyunca haftada 3 gün içmem için 250 mg azitro yazdı. Bunun yanı sıra La Roche H serisini önerdi. Yüzüm ve dudaklarım içinde bepanthene,adını hatırlamadığım 2 kremin daha olduğu bir karışım yazdı. Ayrıca güneş kremi tavsiye etti fakat bende daha önceden sebamed güneş kremi vardı o yüzden yeni bir tane alma gereği hissetmedim.

  Reçetemi alıp eczaneye gittiğimde eczacı bana zoratenin için ek 27 tl ödemem gerektiğini ama aynı içerikte aknetrent diye bir ilacın olduğunu ve devletin bunu karşıladığı ek ödeme yapmama gerek olmadığını söyledi.Bende aynı içerikte bir ilaç için her ay en az 27 tl ödeme yapmayı mantıklı bulmadığım için aknetrenti tercih ettim.

  Kısaca benim ilaçla maceram böyle başlamış oldu. Bir sonra ki yazıda size ilk ayı nasıl geçirdiğimi anlatacağım. Herhangi bir sorunuz olursa yorum bırakabilir veya bana senminelsen@gmail.com adresinden mail atabilirsiniz.

  Sevgiler..